Küçük yaşta konservatuar eğitimi almak için ailesinden ayrılarak Ankara’ya gelen sanatçı, “Bugün burada olduğum için çok mutluyum. Ankara benim eğitim gördüğüm ikinci şehrim. İstanbul doğduğum, büyüdüğüm; Ankara ise hatıralarımın ve beni mesleğe hazırlayan ilk adımlarımı attığım şehir. Ankara’ya her gelişimde çocukluk günlerim aklıma geliyor ve büyük bir coşkuyla buraya ayak basıyorum.” dedi.
Sinema serüveniyle ilgili birçok soruyu yanıtlayan sanatçı, “Babam ne yaparsan yap aşkla, tutkuyla yap demişti. Halkın sevgisine, saygısına layık olmak için çok çabaladım. O sebeple oyunculukta en önem verdiğim şey canlandırdığım karakterin kendisi olmak. Biri bana ‘Hülya ne güzel oynuyor’ derse bu benim için hakaret. ‘Mış gibi’ yapmak değil, direkt olarak ‘o’ karakter olmak önemli. Susuz Yaz filminde Metin Erksan bir ay boyunca köylü kızı gibi yaşamamı sağladı. Köylülerle hemhal oldum; onlarla tütün kırdım, tarlaya gittim. Onlardan biri olduğumu hissettikten sonra kamera karşısına çıktım.” dedi.
Sinema hayatında şanslı olduğunu belirten Koçyiğit, çok değerli yönetmenler ve oyuncularla çalışma fırsatı bulduğunu ifade etti. Söyleşi sonunda dakikalarca alkışlanan sanatçı, sevenleriyle fotoğraf çektirerek etkinliği sonlandırdı.
